‘Derdi devlet olanın sevdası millettir’
GÜNDEMAksaray Milletvekili Ramazan Kaşlı; TBMM Genel Kurulunda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grubu adına konuşma yaptı.
Kaşlı; “Bizler, küresel bir salgınla mücadele ederken, bu salgınla birlikte özellikle ekonomik dengelerin yeniden şekillendiği bir dönemden geçmekteyiz. Üretimden, tüketime ekonomik döngünün her aşamasının derinden etkilendiği bu dönemde dünya ekonomisi ciddi bir bunalımla karşı karşıya kalmıştır” dedi.
‘Uzak ülke stratejisi önemli’
Açıklamalarını ihracat konusu ile devam ettiren Kaşlı; “Ülkemizde bu dönemde özellikle kısıtlayıcı tedbirlerin hafifletilmesiyle, aşı çalışmalarında sağlanan ilerleme ve salgın yönetimine yönelik alınan acil tedbirlerle, dünya ticaret hacminde yakalanan güçlü artış ile birlikte bir toparlanma sürecine girmiştir. Türk ekonomisi, ihracat pazarlarımızdaki talep artışı ve hizmet ihracatımız sayesinde dünyadan müspet yönde ayrışarak 2021 yılında güçlü bir şekilde toparlanma göstermiştir. Bunu rakamlarla ifade edecek olursak Ülkemiz; 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7,2, ikinci çeyreğinde yüzde 22 ve üçüncü çeyreğinde ise yüzde 7,4 büyüme oranlarını yakalamıştır. İhracatımız ve imalat sanayiimiz, güçlü büyümenin lokomotifi olmaya devam etmiştir. Nitekim ihracatımız geçtiğimiz yılın kasım ayına göre yüzde 33,4'lük artışla 21,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşerek Cumhuriyet tarihimizin aylık bazda en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Ayrıca, son 12 aylık ihracat değerimiz 221 milyar dolara erişerek hedeflerimizin çok üzerine çıkmıştır. Net ihracatın büyümeye katkısı 6,8 puan olurken; 3. çeyrek büyümemizin yüzde 92'si ihracat katkısıyla gerçekleşmiştir. Bu rakamlar Türkiye’nin reel mal ve hizmet üretim gücünü göstermekte ve bu gücünü pazarlama kapasitesini ortaya koymaktadır. Türkiye’nin nihai hedefi, Ar-Ge ye dayalı üretim ve ihracat yoluyla dış ticaret açığını kapatarak cari açık konusunu milletimizin ajandasından söküp atmaktır. Bu manada Ticaret Bakanlığımızın hedef ülke uygulamaları ile ileriki dönemde açıklanacak “Uzak Ülke Stratejisi” büyük önem arz etmektedir. Her bir ülke için farklı eylem planı hazırlanacak olan 18 ülkeye yönelik ihracatın geliştirilmesi ile Türk ürünleri yeni pazarlara açılacak; mevcut ihracat pazarlarımız genişleyecek ve nihai olarak ülkemizin küresel ticaretteki payı büyüyecektir” diye konuştu.
‘Derdi devlet olanın sevdası millettir’
Döviz kurundaki artışlarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kaşlı; “Son iki hafta içerisinde dövizin 2 kat artmasının sebebinin siyasi olduğunu biliyoruz ve bunu da vatandaşlarımız ile paylaşıyoruz. Bu dönemde Amerika’da Avrupa’da Türkiye’de savaş mı çıktı, barış mı yapıldı? Ne oldu da döviz 2 kat arttı? Ülkemiz daha öncelerde de benzer sıkıntıları yaşadı. 5 Nisan 1994’te döviz 4 kat arttı. Şubat 2001’de 2 kat arttı. Bu derin kriz dönemlerinde para kazananda oldu, iflas edenlerde oldu. Ancak hayat devam etti devam ediyor da. Ancak açılım devam etseydi 793 şehit vererek girdiğimiz Diyarbakır bugün nasıl olurdu? 15 Temmuz’dan sonra Türkiye nasıl bir ülke olurdu! Bunun yorumunu da milletimize bırakıyorum. Bu noktada şu durumu özellikle hatırlatmak istiyorum. Küresel salgın döneminde sadece Konya 2. Organize Sanayi Bölgesinde bulunan 650 fabrikada çalışan 52 bin işçi kardeşimizde, Aksaray Organizesinde veya sanayisinde esnafımızın yanında çalışan da, emekli de, memur da, amir de, muhtar da, milletvekili de, maaşını aldı. Muhalefete göre bu maaşları kim verdi Devlet! Şuan da görüşmekte olduğumuz bütçe gelirlerinin yüzde 80’ inin vergilerden oluştuğunu hepimiz biliyoruz. Bu süreçte sanayicinin, esnafın, vatandaşın ödemesi gereken vergilerin ertelendiğini, ötelendiğini de bilmekteyiz. O zaman muhalefetin işine geldiğinde muhatap olarak gösterdiği hükümet, vatandaşa veren el olunca da Devlet! Milliyetçi Hareket Partisi olarak Devleti korumak, kollamak da bizim sorumluluğumuzdur. Liderimiz Devlet Bahçeli’nin ifadeleriyle ‘Derdi Devlet olanın sevdası millettir.’ Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak milletimizin sağduyusuna güveniyor, başta ekonomi olmak üzere bütün sorunlarımızın zamanla ve sabırla aşılacağına inanıyoruz. Adım adım yaklaştığımız Cumhuriyetimizin iki yüzüncü yılına girerken; milletimizin mutlu, huzurlu, güvenle yaşadığı ve ‘2023 Lider ülke Türkiye’ vizyonu ile büyüyen ve gelişen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir bireyi, bir vatandaşı olmanın inancı, azmi ve gayretle gece gündüz demeden, durmadan yorulmadan, yılmadan, yıkılmadan yıllardır olduğu gibi mücadeleye devam ediyoruz” dedi.
İlginizi Çekebilir